Star hedef büyüttü RSF ve CPJ'yi hedef gösterdi

Hükümete yakın çizgisi ile dikkat çeken, Genel Yayın Yönetmeninin köşesinden bize reklam vermeyen sermaye grupları dikkat etsin, devir değişti her an Ergenekon suçlaması ile karşı karşıya kalabilirler iması ile aba altından sopa gösteren Star gazetesi bu kez hedef büyüttü.

Gazetenin bugün yayınlanan Zafer Kütük imzalı haberinde Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü  (RSF) ve Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ)'nin Türkiye'yi karalamala amaçlı bir  kampanya yürüten terör örgütü MLKP tararafından "yönlendirildiği" iddia edildi.
SIRRI KİM ÇÖZDÜ? KİM  TESPİT ETTİ

İlginç olan haberin kaynağının olmaması. Haber metni boyunca 4 kez  "Belirlendi", 3 kez "ortaya çıktı", 1 kez "sırrı çözüldü" ve 1 kez de  "tespit edildi" sıfatlarına yer verilen haberde belirleyenin, ortaya çıkaranın, sırrı çözenin, tespit edenin kim olduğu verilmiyor.

Gazeteciliğin temel ilkelerinin evrim geçirip; polis, yargı ve istihbarattan gelen edit edilmiş, elden geçirilmiş hatta çoğu kez çarpıtılıp, tahrif edilmiş bilgi notlarını haber diye yayınlamak haline geldiği günümüz Türkiye medyasında belki de şaşırmamak gerekiyor bu duruma.

METİN KENDİ KENDİNİ ÇÜRÜTÜYOR

Haberin içeriğinden bağımsız olarak biçimsel özelliklerine takıldığımın farkındayım. Ama uluslararası iki gazetecilik örgütünün hazırladıkları raporları bir terör örgütünün yönlendirmesi ile kaleme aldığını ileri sürmek olsa olsa hedef göstermektir. Üstelik haber diye okura sunulan bu polis/yargı/istihbarat kaynaklı bilgi notu kendi içerdiği iddaları da kendi kendine çürtme becerisi gösteriyor.

Star'da yayınlanan metne göre terör örgütü yöneticisinin kontenjanından maddi yardım yapılan  Arzu D., "MLKP terör örgütü güdümünde olduğu iddia edilen" Etkin Haber Ajansı’nda çalışıyor. Yani metinde olmadığı ispatlanmaya çalışılan bir gazeteci...

İŞTE HABER GÖRÜNÜMLÜ İSTİHBARAT NOTU

Türkiye’ye ağır ithamların yer aldığı raporlar yayınlayan Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün MLKP tarafından yönlendirildiği ortaya çıktı. RSF Türkiye temsilcisinın MLKP hükümlüsü olduğu belirlendi.

TÜRKİYE’Yİ SUÇLAYAN RAPORLAR YAYINLAYAN CPJ VE RSF’Yİ MLKP ETKİLEDİ 

ULUSLARARASI Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) Türkiye aleyhine yayınladıkları raporlarda yasadışı terör örgütlerinin etkili olduğu ortaya çıktı. RSF üyesi ve Tutuklu Gazeteciler Platformu’nun sözcüsü Necati Abay’ın  2003 yılında İstanbul’da yakalanan terör örgütü MLKP’nin hücreler sorumlusu olduğu belirlendi. CPJ ve RSF ayrı ayrı hazırladıkları raporlarda Türkiye’yi “en çok tutuklu gazeteci bulunan” ve “dünyanın en büyük cezaevi” gibi sıfatlarla tanımladı.  Uluslararası gazeteci örgütlerinin Türkiye aleyhine hazırladıkları raporlarda çok sayıda terör örgütü üyesini gazeteci gibi gösterilmesinin sırrı çözüldü.

Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün (RSF) Türkiye aleyhine sert eleştirilerinin temelinde yasadışı terör örgütlerinin lobisi olduğu tespit edildi. Türkiye’yi “Dünyanın en büyük cezaevi” olarak niteleyen RSF’nin terör örgütü MLKP üyelerine destek verdiği belirlendi.

Dünya gazetecilerini koruma ve haklarını savunma gibi iddialarla Fransa’da ortaya çıkan RSF’nin, 2003 yılında İstanbul’da terör örgütü MLKP’ye yönelik olarak gerçekleştirilen operasyonda yakalanan ve örgütün hücreler sorumlusu olduğu belirlenen Necati Abay’a düzenli maddi destek sağladığı saptandı. RSF’nin ayrıca Abay’ın kontenjanından, MLKP’ye yakınlığıyla bilinen Nadiye G., Sedat Ş. ve Arzu D. için de maddi yardım etmeyi gündemine aldığı öğrenildi.

RSF’den örgüt üyelerine maaş

RSF’nin aylık maddi yardımda bulunduğu üyesi Necati Abay, 4 Mayıs 2011’de MLKP terör örgütünün yöneticisi olmak suçlamasıyla İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 18 yıl 9 ay hapse mahkûm edildi. Yargılama devam ederken Yurtdışına çıkan Abay, Almanya’dan iltica talebinde bulundu. Abay, hakkında hüküm Yargıtay tarafından da onanıp kesinleşti. Nadiye G., MLKP üyesi olmaktan yargılandı. Sedat Ş., MLKP faaliyetlerinden dolayı 6 ay tutuklu kaldı. Arzu D. ise MLKP terör örgütü güdümünde olduğu iddia edilen Etkin Haber Ajansı’nda çalışıyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü 2012 yılında yayınladığı raporda Türkiye’yi ‘dünyanın en büyük cezaevi’ ilan etmişti. Örgüt Türkiye’yi “Eşi görülmemiş büyüklükteki tutuklamalar ve gazetecilerin kaynaklarının gizliliğini küçümsemek” ile suçladı.

Türkiye'deki tutuklu gazeteciler ile ilgili bir analize buradan ulaşabilirsiniz.