22 Haziran 2011 Çarşamba

Taraf yazarından Ahmet Şık'a çok garip suçlama

Taraf gazetesi Ankara Temsilcisi Lale Kemal, bugün köşesinde Şık'ın ibretlik gazeteciliği başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazının başlığına bakıp "Taraf yazarı 100 küsür gündür cezaevinde olan Ahmet Şık'ın gazetecilik meziyetlerini sıralayacak" sanmayın sakın.


Türkiye'de savunma sanayi ve TSK konusunda en tecrübeli isimlerden biri olan Lale Kemal, köşesinde Ahmet Şık'ın gazeteciliği üzerine belki de yorum yapabilecek en yetkin kişilerden biri olduğunu ileri sürdü ve gerekçe olarak da şunları yazdı:

AHMET ŞIK YÜZÜNDEN YARGILANDIM

Niye mi, derseniz, sorumsuz ve ilkesiz gazeteciliği yüzünden 301'den yaklaşık iki yıl yargılandım. Sonunda beraat ettim ama kendisini gazeteci diye tanımlayan bu şahsın, sorumsuz haberciliği yüzünden maddi ve manevi kayıplar yaşadım.




Lale Kemal, TESEV tarafından yayınlanan "Almanak Türkiye: Güvenlik Sektörü ve Demokratik Denetim" adlı raporda kaleme aldığı TSK, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı bölümleri ile ilgili olarak kendisi ile röportaj yapan Ahmet Şık'a kelimenin tam anlamıyla "acayip" bir suçlama getiriyor.

RÖPORTAJI GÖRMEK İSTEDİM SÖZÜNÜ TUTMADI

"Şık ile görüşmemiz sırasında, tanıdık aracılığıyla geldiği için kendisi ile sansürsüz görüşeceğimi ancak bu röportaj Nokta dergisinde yayımlanmadan önce mutlaka metni görmem gerektiğini söyledim. Röportajda, yukarıda değindiğim ibretlik fotoğrafta yer alan güvenlik görevlilerini de sert biçimde eleştiriyordum.

Şık, yazı dilinde asla kullanmayacağım kelimelerin zaman zaman yer aldığı röportaj metnini bana göstereceğine dair söz verdi. Ama sözünü tutmadı."

Ahmet Şık'ın çalıştığı Nokta dergisinin Şubat 2007 sayısında, "Polis-Jandarma Çekişmesi Neyi Gösteriyor?", "Asker İç Güvenlikten Elini Çekmeli" başlıkları ile yayımlanan röportaj ile ilgili olarak Lale Kemal'in söyledikleri bunlar.

DİLİME HİÇ UYMAYAN İFADELER

"Şık, röportajı hiçbir süzgeçten geçirmemiş, kendisinden rica ettiğim halde, benim onca yıl netameli askerî konularda yazdığım halde özen gösterdiğim dilime hiç uymayan ifadelerle söylediklerimi yayımlamıştı."

Yanlış okumadınız. Lale Kemal, Ahmet Şık'ın kendisinin söylediği bir şeyi yazdığını ileri sürmüyor. Ya da sözlerini çarpıttığını iddia etmiyor...

"Adeta bir kapkaççı gibi söylediklerimi alıp, aynen yayımlamıştı. Kendisine verdiğim demecin arkasındaydım ama yazı dilinde kullanılmaması gereken ifadelere yer vermiş olması ne denli özensiz, kural tanımaz olduğunu da gözler önüne seriyordu."

YAZI DİLİNDE ASLA KULLANMAYACAĞIM KELİMELER

Kendi sözlerini aynen dergide yayınladığı için suçluyor Lale Kemal, Ahmet Şık'ı.

"Bu röportajda özellikle, yazı dilinde asla kullanmayacağım ama Şık'ın belli ki hiç umursamadığı için aynen kullandığı o kelime yüzünden "Devletin (Jandarma) askerî kuvvetlerini alenen aşağılamak," suçlamasıyla 301'den yargılandım."

Ardından da 100 günü aşkın zamandır cezaevinde olan ve özgürlükleri için eylem yapan gazeteci arkadaşlarını şöyle eleştiriyor:

"Diyeceğim o ki, şimdilerde Şık ve Şener için sergilediğiniz duruş, evrensel basın ilkelerine sahip çıkmadığınız için anlamsızlaşıyor. Gerçek anlamda Batılı bir gazeteci duruşu sergileseydiniz, basın özgürlüğü alanında çok mesafe kat edilebilirdi."

NEDEN 100 GÜN SONRA YAZDI?

Lale Kemal'in bu yazıyı yazmak için neden 100 günden fazla zamandır beklediği belli değil. Ancak Başbakan'ın gazeteciler ile barışmak için açtığı davalardan vazgeçtiği bir süreçte böyle bir yazı ile Ahmet Şık'ın gazeteciliğine yönelik eleştiriler getirmesi dikkatli okurların gözünden kaçmadı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder