26 Haziran 2013 Çarşamba

Akşam gazetesi Post-Taraf olur mu?

Akşam gazetesi TMSF'nin, Mehmet Emin Karamehmet'in ödemediği borçlarına mahsuben Çukurova grubuna  el konulması  sonrasında en ciddi dönüşümü yaşıyor. 

TMSF, gazeteyi 2005 yılından beri yöneten İsmail Küçükkaya'nın yerine yeni bir isim atanması kararını verdi.

İsim henüz netleşmedi ama çok büyük bir ihtimalle AK Parti eski milletvekili Mehmet Ocaktan. Ocaktan medya dünyasının yakından bildiği bir isim. Medya siteleri Ocaktan'ın künyesini şöyle yazıyor:


Mehmet Ocaktan, İÜ Edebiyat Fakültesi'ni bitirdikten sonra çeşitli edebiyat dergilerinde çalıştı şiir kitapları yayınlandı. 
Daha sonra basın sektörüne geçen Ocaktan, Yeni Şafak gazetesinde çeşitli görevler aldı Ankara temsilciliği, yayın yönetmenliği ve köşe yazarlığı yaptı. 
22 Temmuz 2007 seçimlerinde AK Parti'den Bursa milletvekili seçildi. 
2011'de siyasetten çekildi ve medyaya döndü. Geçtiğimiz aylarda Star gazetesinde köşe yazmaya başladı. Gazetenin genel koordinatörü görevini yürütmeye başlayan Ocaktan, TMSF'nin son atamasıyla Akşam'ın yeni genel yayın yönetmenliğine getirildi.
DANIŞMAN OL TEKLİFİ GETİRMİŞLER

Kulislerde konuşulanlara göre Çukurova Grubunun başına TMSF tarafından atanan Cengiz Özdemir, Küçkkaya'ya "TMSF'ye danışman ol. Skytürk360'ta program yap; Akşam'da yazmaya devam et. Serdar Çaloğlu modelini uygulayalım (Show TV). Satış süresince bize danışmanlık yap" teklifi yapmış.
Ancak 2000 Nisan'ından beri Ankara Temsilciliği, 2005 yılından beri de genel yayın yönetmenliği yaptığı gazetesinde Genel Yayın Yönetmenliğinden ayrılıp başka bir ünvanı kabul edemeyeceğini söylemiş Küçükkaya. Teklifi ve yanıtını şu satırlar ile belirtti son yazısında:
Genel Yayın Yönetmenliği özel bir konumdur. Patronların veya yönetimlerin özel tercihleriyle ilgilidir. O nedenle yapılan tasarrufa ancak saygı duyarım. Medya Grup Başkanı Cengiz Özdemir’den, başka bir formülle, hatta daha iyi şartlarda beraber çalışma teklifi aldığım doğrudur. Sağolsun, kendisi ısrarcı da oldu. “Keşke mesleğimizin ruhu ve benim doğam kabul etmeme izin verseydi...”  
AKŞAM POST-TARAF OLUR MU?

Yazının başlığındaki soruyu sormanın tam zamanı: Akşam gazetesi Post-Taraf olur mu?
Yanıtını hemen vereyim: Evet, olur. Hatta galiba süreç Akşam'ın Post-Taraf olması için itinalı bir şekilde yürütülüyor.

Neden mi? Bakın şundan dolayı:

Neşe Düzel'in dümenine oturduğu Taraf gazetesinin, Sabah'tan kovulunca Ekonomi Müdürü ve köşe yazarı olarak transfer ettiği Oğuz Karamuk geçenlerde, Mehmet Emin Karamehmet'in devlete olan borçlarını diğerlerine göre daha fazla ödediğini anlattığı yazısında şunları kaydetmişti:

İKTİDAR TELEVİZYONSUZ YAPAMIYOR MU? 
"...Tam da seçim öncesi ve iktidarın en popüler televizyonu atv'nin satış dedikoduları ayyuka çıkmışken, Mehmet Emin Karamehmet'in iki televizyonuna TMSF tarafından el konulması pek şık olmadı. İnsanlar ister istemez "İktidar televizyonsuz yapamıyor mu" diye soruyor. Sorular haksız da sayılmaz... 
TMSF'nin Karamehmet'e ait Show TV ve SkyTürk ile otomotiv şirketi BMC'ye el koyması hem etik hem de maddi açıdan tartışmalı. (...)  
SEÇİM ÖNCESİ ATV'Yİ SATIP SHOW'A MI BAŞLAYACAK 
Tuhaf olan durum seçilen şirketlerin mali portresi... Çukurova Grubu Türkiye'nin en büyükleri arasında. Yedi ana iş kolunda 72 şirketi var. 
Bunlar arasında Turkcell, Genel Enerji, Digitürk gibi devler de bulunuyor. 
TMSF madem alacaklarını düşünüyor o zaman neden Show TV, SkyTürk ve BMC gibi maddi açıdan en kötü durumda olanları seçiyor? Malum Show TV ve SkyTürk maaşlarını bile ödeyemiyor. BMC'nin ise TSK'dan aldığı mayına dayanıklı Kirpi aracı siparişlerini dahi teslim edemeyecek kadar kötü durumda. 
Yani TMSF'nin tahsilat için Karamehmet'in şirketlerine el koyması, mantıklı görünmüyor. Hal böyle olunca insanlar soruyor: "Ak Parti, seçim öncesi atv'yi satıp, Show'a mı başlıyor? Nokta operasyon mu yapıyor?" Haksız mı sorular..." 

Soruları haklı sorular, ancak ne TMSF'den ne de başka bir kanaldan yanıt gelmedi. Show TV, hızlı bir şekilde satıldı gerçi, ama kanalı alan Ciner Grubu, Başbakan'ı Gezi Olaylarının en yoğun olduğu günlerde ekrana çıkartıp, sert tavrını dile getirdiği bir programa imza atarak, satın aldığı kanalın hakkını vereceğine de işaret etti.

AKŞAM GAZETESİ SEÇİMLERE KADAR SATILMIYOR?

Peki Akşam gazetesi Show TV'den farklı mı? İsmail Küçükkaya, köşesinde kaleme aldığı veda yazısında, seçimlere kadar Akşam gazetesinin satılmayacağını, kendisine yapılan danışmanklık teklifini de bunun için kabul etmediğinin altını çiziyor:

Hem TMSF üst düzey bürokratları hem de Cengiz Özdemir’in yaklaşımları ve vizyonları gerçekten olumluydu. 
Onların istediği gibi “3-4 ay içindeki hızlı satış süreci”ne katkı verebilmek, taşıyabileceğim bir görevdi. Ancak sürecin seçimlere kadar uzama ihtimalini gözönüne alınca benim adıma mesele “sürdürülebilir” olmaktan çıkacaktı. 
Ayrıca şartlar, ilerleyen günlerde her zaman öngörüldüğü gibi gerçekleşmiyor. O noktaya gelince“zorlamamak”, karşılıklı teşekkür etmeyi bilmek gerekiyor. 
"Madem TMSF borçların tahsili için el koydu Akşam'a neden satmıyor" sorusuna yanıt bulunamıyor.

Peki seçim sürecine kadar satılmayacağı kesinlecek olan Akşam gazetesi hangi köşe yazarları ile devam edecek yoluna? Star gazetesi'nde şişen yönetici kadrolarını Akşam'a göndermek bir çözüm yolu olabilir. [Star'da Mehmet Ali Karaalioğlu Grup Başkanı, Yusuf Ziya Cömert Genel Yayın Yönetmeni, Mehmet Ocaktan ise Genel Yayın Koordinatörü görevini yürütüyordu. Kadro şişkinliğinin bundan iyi ispatı olamaz herhalde...]

İSTİFA EDEN TARAF YAZARLARI NE YAPACAK?

Nisan ayı sonunda Taraf gazetesinden ayrılan bir grup yazar ortak bir açıklama yaparak şunları söylemişlerdi:

Taraf demokrat kamuoyunun üzerine titrediği bir ses oldu hep. Bu ses bugün “amasız, fakatsız” barışı mı destekleyecek, yoksa barış aktörlerinin üzerine mi çullanacak. Çıplak soru budur. 
“Demokrasi mi, barış mı” sorusu yapaydır; akıl dışıdır. Taraf’ın barış politikalarını destekleyen çizgisini “demokrasi mücadelesinden vazgeçmek” gibi gören ve gösteren aklın, onun gücünü hükümete ve Kürt hareketine yüklenmek için kullanmamasından rahatsız olduğu anlaşılıyor. 
Bu aklın öncelikli endişesi, barışı sağlayacak aktörlerin kazanacağı politik güç. Barışı önemsizleştiren ve “demokrasi eksikliklerine” odaklanan bir editoryal çizgi operasyonunun başka bir tercümesi yok. 
Barışın politik aktörlerini demokrat kamuoyu gözünde aşındırmayı, barışın desteklenmesinden daha önemli bulanlar Taraf’ı köklerinden kopartmayı göze aldılar. Artık onları ilkeler değil, politik hesaplar ilgilendiriyor.
“Demokrasi olmadan barış olmaz” sloganının cilasını kazıdığınızda ortaya çıkan budur. Bizler aklı ve vicdanı olan her yurttaş gibi, sorunların silahla değil siyasetle çözülmesini ve insan yaşamını en yüksek değer olarak görüyor; barışın demokrasiye giden yolu kısaltacağına inanıyoruz. 
Taraf’ın dar politik çıkarların enstrümanına dönüştürülmesinin koltuk değneği olmayacağız.
İNTERNET SİTESİ YA DA HAFTALIK BİR DERGİ

Gerçi büyük bir kısmı başka bir takım dergi, gazete vb.'nde yazıyor, televizyon programlarında boy gösteriyor ya da Akil İnsanlar heyetinde görev yapıyor ama Taraf'tan istifa gerekçelerini bu şekilde dile getiren yazarların ortak bir karar alacakları ve hep beraber davranacakları düşünülüyordu. Bunu Alper Görmüş gibi bazı isimler de dile getirmişti. Medya sitelerine bu durum şöyle yansıdı:

İstifa eden yazarlar arasında yer alan eski Nokta dergisi Genel Yayın Yönetmeni Alper Gümüş,Beyaz TV ekranlarında yayınlanan "Erkam Tufan ile Analiz" programına konuk oldu. 
TARAF'TAN AYRILDIKTAN SONRA TEKLİF ALDINIZ MI? 
Alper Görmüş, "Taraf'tan ayrıldıktan sonra teklifler aldınız mı" sorusuna "Evet ama şuan bunu konuşmuyorum." diye yanıtladı ve şöyle devam etti:  
BİR İNTERNET SİTESİ YA DA HAFTALIK DERGİ 
"Biz Taraf'tan ayrılan yazarlar olarak bir internet sitesi ya da haftalık bir dergi kurmayı düşünüyoruz. Ama bu şimdilik sadece bir hayal. Daha bir adım atmış değiliz" 
Başlıktaki soruya kişisel yanıtımı yenileyeyim: Akşam gazetesi Post-Taraf olur mu?

Evet, olur.

TARAF'TAN İSTİFA EDENLER YAZARLAR KİMLER?
Yıldıray Oğur (28 Nisan)

Cihan Aktaş (29 Nisan)
Ceren Kenar (29 Nisan)
Gürbüz Özaltınlı (30 Nisan) 

Mithat Sancar 
(30 Nisan)

Kurtuluş Tayiz
 (30 Nisan)

Markar Esayan (30 Nisan)
Alper Görmüş (30 Nisan)
Demiray Oral (30 Nisan)
Ferhat Kentel (30 Nisan)
Cahit Koytak (30 Nisan)

Vahap Coşkun
 (30 Nisan)

Oya Baydar 
(1 Mayıs)

Roni Marguiles
(1 Mayıs)

Halil Berktay(1 Mayıs)

Doğan Akın (2 Mayıs)

Erol Katırcıoğlu (2 Mayıs)

Bekir Ağardır (2 Mayıs)

Hidayet Sefkatli Tuksal (2 Mayıs)

Sivilay Abla (Turgay Oğur) (2 Mayıs)
Tuncer Köseoğlu (3 Mayıs)
Melih Altınok (3 Mayıs)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder