28 Aralık 2012 Cuma

Odatv davası nedir?

Soner Yalçın, 682 gün sonra dün mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Davanın bir sonraki duruşması ise 21 Mart 2013'e ertelendi.

Peki Odatv davası neydi?

BBC Türkçe servisi bugün kısa haberinde şöyle özetledi olan biteni:

Odatv imtiyaz sahibi, gazeteci Soner Yalçın 14 Şubat 2011'de, gözaltına alınıp tutuklandı.
Odatv davası olarak bilinen davanın sanıkları arasında eski MİT üyesi Kaşif Kozinoğlu, yazar Yalçın Küçük, eski emniyet müdürü Hanefi Avcı da bulunuyor.
Gazeteciler olarak ise Doğan Yurdakul, Ahmet Şık, Nedim Şener, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Müyesser Yıldız, Sait Çakır, Coşkun Musluk...

İddianame uzun süre tartışıldı. Deliller arasında yer alan word belgelerinin virüsle bilgisayarlara yerleştirildiğini savunan sanıklar, üç üniversiteden ve ABD'li bir bilişim şirketinden rapor aldı.

Bu arada Soner Yalçın dışındaki gazetecilerin hepsi farklı duruşmalarda tahliye edildi: Ahmet Şık, Nedim Şener, Coşkun Musluk ve Sait Çakır  12 Mart 2012'de, Müyesser Yıldız 18 Haziran 2012'de, Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan ise 14 Eylül 2012'de tahliye edildiler.

Odatv yargılamasını yürüten 16. Ağır Ceza Mahkemesi daha önce iki davanın birleştirilmesi için Ergenekon davasına bakan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazılı talepte bulunmuştu. 28 Kasım tarihli Ergenekon duruşmasında bu talep reddedildi ve iki dava dosyası birleştirilmedi.
Soner Yalçın'ın ve Odatv'nin gaetecilik anlayışı üzerine söylenebilecek çok şey var. Özellikle de Yalçın'ın yetiştiği, gazeteciliği öğrendiği Aydınlık ekolü üzerine bir o kadar konuşmak mümkün. Gazeteleri bir ideolojinin  silahı, gazeteciliği ise liberal perspektifin ilkelerini belirlediği kodların çok ötesinde bir mücadele alanı olarak gördükleri ortada. Ama bunların hiç biri örgütlü suç kapsamına dahil edilip, tutuklanarak 2 yıla yıkın F Tipi cezaevlerinde tutulmayı haklı gösteremez. Davaların genel çerçevesinin gazetecilik faaliyetleri, yapılan haberler olduğunu artık herkes biliyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder