Önce Fuat Avni (11.12.2014) Gülen Cemaati'nin medya ayağına dönük dev bir operasyon yapılacağını iddia etti. Ardından Zaman gazetesi önünde bir miting, Adliye ve Eminyet önünde protestolar yapıldı.
Toplum hükümet-cemaat savaşında bugüne kadar operasyonların hepsini bilen isim olarak değerlendirdiği Fuat Avni isimli Twitter hesabından gelen bu medyaya yönelik operasyona tamam gözüyle bakarken, aynı hesap, operasyonun sızması ve gelen tepkiler yüzünden iptal olduğunu açıkladı.
Ne olduğuna bir kez daha bakalım sırayla sonra da yorum yapmaya çalışayım.
FUAT AVNİ'DEN 150 GAZETECİYE OPERASYON TWEETİ
Zaman, Bugün ve
Taraf
gazetelerinin genel yayın yönetmenlerinin de aralarında 150'ye yakın
gazetecinen gözaltına alınacağını öne süren Fuat Avni, "Kerim Balcı, Nuh
Gönültaş, Adem Yavuz Aslan, Erhan Başyurt, Bülent Keneş Mehmet Baransu
ve Emre Uslu listede" dedi.
BARANSU, USLU, KENEŞ, GÖNÜLTAŞ...
Yarın yani 12 Aralık Cuma günü İstanbul, Ankara ve Malatya merkezli operasyonlar yapılacak.
Bunları haber yapan Kerim Balcı, Nuh Gönültaş, Adem
Yavuz Aslan, Erhan Başyurt, Bülent Keneş Mehmet Baransu ve Emre Uslu
listede.
Ayrıca Zaman, Bugün ve Taraf gazetelerinin Genel Yayın Yönetmenleri de göz altına alınacaklar listesinde.
Cemaat geneline yargı ayağı, medya ayağı, emniyet ayağı gibi geniş çaplı operasyon yapılacak.
Operasyon kapsamında gözaltına alınacak gazeteci sayısı 150'ye yakın.
Genel olarak operasyonun merkezi İstanbul TEM Şube. Ekrem Dumanlı dahil Zaman Gazetesi'nin neredeyse yarısı gözaltı listesinde.
Cemaat'le birlikte muhalif basın ve merkez medya da operasyon kapsamına dahil edildi.
28 Şubat gerekçesi ile Merkez Medya'ya, Türkiye'nin tanınmış iş adamlarına, medya patronlarına ve yazarlara operasyon yapılacak.
Cemaate operasyon yapılırken Ergenekon'un intikamı diye susturulan merkez medya sonraki safhada 28 Şubat bahanesiyle tasfiye edilecek.
İŞTE FUAT AVNİ'NİN O TWEETLERİ
ZAMAN GAZETESİ ÖNÜNDE EYLEMİddianın
ardından İstanbul'da Zaman Gazetesi ve Cihan Haber Ajansı
çalışanlarına destek olmak için yüzlerce kişi, her iki yayın grubunun
da bağlı olduğu Feza Gazetecilik'in önünde toplandı.
Grup,
'Biat edene saray, etmeyene zindan', 'Yolsuzluklar sıfırlanamaz' pankartları açtı; '
Demokrasi erlerinin yanındayız' sloganları attı.
Operasyon iddiaları üzerine gazetecilere destek olmak için
vatandaşlar yağmurlu havaya rağmen Vatan Caddesi üzerindeki Emniyet
Müdürlüğü ile Çağlayan Adliyesi önüne akın etti.
Adliye önünde toplanan 2 bini aşkın vatandaş, demokrasi ve medyaya
yönelik darbe anlamına gelecek operasyona karşı tepkilerini dile
getirdi.
BASIN SUSARSA BU İŞ BİTER Mİ SANDIN?
Vatandaşlar ellerindeki dövizlerde, 'Basını susturmakla bizi
susturamazsınız', 'Hiç durmadan yürüyeceksiniz', 'Paraları
süpürebilirsiniz ama Zaman'ı asla', 'Basın susarsa bu iş bitermi
sandın', 'Dur yolcu, yolsuzluk çıkmaz sokak' 'Hırsızlığın yıldönümünde
hırsız operasyonda' 'Korkma titre' gibi sloganlar dikkat çekti.
GÖKLERDEN GELEN BİR KARAR VARDIR
Vatan Caddesi üzerindeki İstanbul Emniyeti önüne de yüzlerce
vatandaş akın etti. Yaklaşık bin kişi medyaya ve polisleri yönelik yeni
bir operasyonu protesto etti.
DUMANLI "YA GELİN ALIN, YA DA BİZ GELİYORUZ"
Emniyete gelen vatandaşların ellerindeki pankartlarda, "Sıfırlanan
paralar unutulmaz, Göklerden gelen bir karar vardır, 17 Aralık
unutulmaz, 25 Aralık unutulmaz, bide "VIP" torpil unutulmaz" dövizleri
yer aldı.
Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Fuat Avni'nin birçok medya kuruluşuna yönelik
'intikam operasyonu' iddiasına yönelik olarak,
"Bu
mevzuyu cemaat-parti kavgası gibi senarize etmek çok büyük gaflet
olur. Bunun faturasını bu ülke çok ağır öder. Böyle bir operasyon,
demokrasiye, basın özgürlüğüne darbedir" dedi.
Hükümete seslenerek adeta rest çeken Dumanlı,
"gelin alın bizi, alırsanız alın yoksa ben Adliye'ye gideceğim" dedi.
"Türkiye'nin beşinci sınıf bir Ortadoğu diktatörlüğüne dönüşmesine razı olmayacağız" diyen Dumanlı cemaatin olası biroperasyon karşısında direnişe geçeceği mesajını verdi.
Dumanlı, “Mesela sadece Zaman, Todays,
Bugün gazetesi, Samanyolu, Samanyoluhaber değil. Bunda başarılı
olurlarsa ardından Sözcü Gazetesi, ardından Hürriyet Gazetesi, ardından
başka gazete ve televizyonlar. Bu resmen hukuka yapılan bir darbedir,
basına yapılan bir darbedir, fikir özgürlüğüne karşı yapılan bir
darbedir.” dedi.
İKİNCİ OPERASYON BOMBASI
Gündemi
sarsan operasyon iddiasının ardından Fuat Avni, akşam saatlerinde bir
kez daha ortaya çıktı. Twitter fenomeni bu kez operasyonu nasıl deşifre
ettiğini yazdı, operasyona katılacak isimleri yazdı.
"TARTIŞMALARA NEDEN OLDU"
Listeyi
yayınladıktan bir saat sonra bir kez daha ortaya çıkan Fuat Avni, bu
kez de hükümet cephesinden kendi attığı twetlerin etkilerini yazdı. Fuat
Avni'nin iddiasına göre operasyonun deşifre olmasının ardından Ankara,
cemaate yönelik operasyon için yeni yollar aramaya başladı. İşte o
yazılarlar;
NE OLUYOR PEKİ?
Kısa bir yorum yapmaya çalışayım tüm bunlara...
1. Ortada bir operasyon yok. Yapılacak iddiası var, sonra yapılan protestolar var, daha sonra yapılmayacak deşifre oldu diye vazgeçildi iddiası var. Sonuç olarak operasyon yok.
2. Cemaat, bugüne dek yapılan tüm operasyonların birinci elden ifa eden yapı olarak bu işin nasıl yapıldığını çok iyi biliyor. Bu nedenle onlardan gelen "nefret operasyonu" söylemi aklıbaşında insanları güldürencek kadar trajik, şoke edecek kadar da komik.
3. Cemaatin olmayan bir operasyonu var gibi göstermesinin nedeni ne olabilir sorusunun yanıtı net. Olmayan bir şeyi var gibi göstermek korkuyu büyütmekten başka birşey değil. Hele dünya medyasının bunu haber yapması, Fuat Avni'nin tweetlerin İngilizcelerini de atması... Bunlar da eklendiğinde, olmayan bir operasyon yapılacak gibi gösterilerek Erdoğan rejimini zora sokmaya çalıştıkları ortada.
4. Cemaat ve çevresindeki halkaya siyasi bir müttefik olarak güvenilmeyeceği bu süreçte bir kez daha ortaya çıktı. Ahmet Şık ve Nedim Şener, Oda TV davası, KCK basın davası gibi süreçlerde gazetecileri tutuklayan, yargılayan, eleştirilere "basın özgürlüğü gibi göstermeyin" diye yanıt veren cemaat çevreleri bu kez kendisi basın özgürlüğü bayraktarlığına sığınıyor.
Dumanlı'nın 2011'de yazdığı yazı tam da bugün kendisine söylenebilecek bir şey halini aldı.
5. Erdoğan rejimi böyle bir operasyon hedeflemiş ve uygulamaya koyacak iken deşifre olduğu için vazgeçmiş olabilir mi? Soruyu ikiye bölüp yanıtlayayım. Evet Erdoğan rejimi böyle bir operasyon hedeflemiş olabilir. 17 Aralık sonrası emniyette yapılan operasyonlar, medyaya da böyle bir uygulama yapılabileceğinin ispatı. Ancak vazgeçme herşeyi bozuyor. Bugüne dek geri adım atmamak ile övünen ve neredeyse övünmekte haklı olabilecek kadar az geri çekilen Erdoğan'ın böyle bir adımı sırf deşifre oldu diye atmaktan vazgeçmesi, üstelik gözaltına alınacağı söylenen isimlerin "bekliyoruz" demesine rağmen geri adım atması hiç de inandırıcı gelmiyor bana.
6.. Savaş giderek "kanlı" hale geliyor. Cemaat hükümeti daha da "kanlı" adımlar atmaya kışkırtıyor. Tüm bu "operasyon" polemiğinin tek gerekçesi de bu olabilir.
7. Cemaat çevrelerinin dile getirdiği gibi "nefret" değil belki ama ismi "Algı operasyonu" olmayı en çok hakeden de işte bu son yaşadığımız süreç olsa gerek.